Üzgünüm. Ne Bu Olaya Ne De Bu Posta Başlık Bulabildim.

Zaten günüm berbat başlamıştı. Çünkü kolumu incittim. Okuldan geldikten sonra annemle birlikte tuhafiyeciye gittik. Tuhafiyeciden çıktıktan sonra yolda bir kedi gördüm. Arabaların vızır vızır geçtiği yerin ortasında arka ayakları tutmaz halde öndeki patilerini kullanarak yoldan kaçmaya çalışıyordu. Annem gördüğü an şok oldu. Bu tür olayları kolay kaldıramaz. 

Hemen yanına koştum. Ben gidene kadar etrafına çocuklar birikmişti. O ise sürünerek duran bir arabanın altına saklanmaya çalışıyordu. Hemen çocukları uzaklaştırdım. Sonra anneme baktım. İkimizde ne yapacağımızı bilmiyorduk. Daha önce ezilmiş kediler görmüştüm ama hepsi ölüydü. İlk başta tıslasada başını okşayıp tatlı sözler söyleyince bana yalvarır gibi bir ses çıkardı ve kendini benim ellerime bıraktı. Annem eve götürelim dedi. Oradan da veterinere götürürüz dedi. Ama omuriliğinin kırıldığını düşündüğümüz içinde kucaklayıp götüremezdik. Evimiz yakın olduğu için annem evden bir kutu almaya gitti. Böylece fazla sarmadan yerini kaldırabilecektik.

Annem gittiğinden başından ayrılmadım. Başını okşadım. Mırıldandım. Bu arada da hıçkırıklarını tutmaya çalıştım. Eğer hıçkırmaya başlarsam kediciğe tatlı sözler söyleyip onu rahatlatamayacaktım. Çevreden gelip geçenlerin üzgün sesleriniı duyuyordum. Adamın biri gelip "Ona elini sürme. Mundar o." dedi. Belki  kedi can çekişmeseydi o adama ağzının payını verirdim ama öyle gereksiz bir adam için uğraşmak istemedim. Ben kediyle ilgilenmeye devam ettim. Bir ara nefes alması durdu zannettim . Hıçkırır gibi  bir nefes alınca can çekiştiğini anladım.

Sonra ne mi oldu? Eve getirdim ama maalesef  veterinere götüremeden hayatını kaybetti.  Kesin karar almıştık annemle eğer yaşasaydı tuvalete gidemeyecek bir halde bile olsaydı bakacaktık. 

 Bununla ilgili daha dolu şey yazabilirim. Bununla ilgili birçok insanı eleştirebilirim.Özellikle de o meleğe çarpıp giden canavarı... Ama şu anda bunu yapabilecek gücümün olduğunu sanmıyorum. 

Hiç yorum yok: